Yaşam Hakkına Saygı Derneği (YHS) ve dünyanın tek hayvan partisi olan Hollanda Hayvanlar Partisi işbirliğiyle, Et Gerçeği (Meat The Truth) adlı belgesel ülkemizde de gösterimde. Bilinenin aksine küresel ısınmanın en büyük sebebinin endüstriyel et üretimi olduğunu anlatan belgesel Nicolaas G. Pierson Foundation tarafından hazırlandı. YHS Kurucu Başkanı Özgün Öztürk, Hollanda Hayvanlar Partisi ve Nicolaas G. Pierson Foundation ile yaptıkları bu işbirliğinin kendilerini çok heyecanlandırdığını belirtiyor ve ekliyor: “Hepimiz bugüne kadar küresel ısınma için arabaları ve ampulleri suçladık. Ancak küresel ısınmanın en büyük sebebi et tüketimi. Yani çiftlik hayvanlarının çıkardığı metan gazı. Bir ineğin yıllık gaz salınımı, 4.5 arabanın meydana getirdiği ya da bir arabanın 70 bin km. kat ederek yaydığı gaz salınım miktarına eşit. İnanılmaz bir rakam.” Özgün Öztürk haftada sadece bir gün et yenmemesi durumunda, bütün geleneksel ampullerin düşük enerjili ampullerle değiştirilmesiyle sağlanacak sera gazı salınımı düşüş miktarının iki katı kadar etki yaratacağını söylüyor ve ekliyor: “1 kg. kırmızı et üretebilmek için 100 bin litre su harcanıyor. Bu rakam bir insanın iki sene boyunca duş alırken harcadığı su miktarına eşit. Hollanda için yapılan istatistiklere göre, haftada üç etsiz gün ise yoldaki üç milyon arabanın kaldırılması ve kullanılmaması ile aynı tasarrufu sağlıyor. Dört etsiz gün, tüm ev halkının kullandığı elektriğe eşit. Altı etsiz gün, arabaların yok edilmesi ve hiç kullanılmaması ile aynı etkide. Hayvansal kaynaklı protein üretmek için kullanılan alan miktarı, bitkisel kaynaklı protein üretmek için kullanılan alanın yaklaşık 10 katı. Sözün özü: İklim problemlerinin çözümü aslında tabağımızda!
Herkesi düşünmeye davet ediyoruz:
Arabanız mı, bifteğiniz mi?”
KİMSE FARKINDA DEĞİL
Öztürk belgeselin, kimsenin farkında olmadığı çok önemli bir gerçeği bizlere
öğretmesinin yanı sıra gözden kaçan ya da bilinçli kaçırılan bir gerçeğe parmak
bastığını söylüyor ve ekliyor: “Belgesel çarpıcı noktalara parmak
basıyor, Et Gerçeği belgeseline göre et tüketimi ve araba
kullanımının iklim ve çevre üzerindeki zararları birbiri ile yaklaşık olarak
aynı düzeydedir. Hükümetler çevreyi korumak adına kilometre sınırlamaları,
düşük enerjili ampullerin kullanımını teşvik etme gibi önlemleri düşünürken, et
tüketimi gerçeğini tamamen göz ardı etmektedirler. Et tüketimindeki düşüş;
ormanların yok edilmesi, su kıtlığı, adaletsiz yiyecek paylaşımı ile savaşımda
olumlu sonuçlar yaratabilir. Et tüketiminin neden olduğu yüksek toplumsal
maliyetler göz önünde bulundurulduğunda, et gerçeğinin hâlâ ihmal ediliyor
olması anlaşılmaz bir şey.” Filmin ortaya koyduğu çarpıcı bilgilere göre,
hayvan besiciliği sektörü tarafından meydana getirilen sera gazı salınımının
doğa üzerindeki etkisi ise henüz pek bilinmiyor. Tarım ve Çevre Merkezi’nin
(CLM) hesaplamalarına göre; bir ineğin yıllık gaz salınımı 4.5 arabanın meydana
getirdiği ya da bir arabanın 70 bin km kat ederek yaydığı gaz salınım miktarına
eşit. Bu nedenle Nicolaas G.Pierson Vakfı ve Amsterdam’daki Free University
işbirliği ile gerçekleştirilen bir araştırmanın sonuçları, et tüketimi ile sera
gazları salınım miktarı arasındaki ilişkiyi ortaya koyuyor. Bu araştırmanın
sonuçları bugün Meat the Truth (Et Gerçeği) adlı
belgeselde sunuluyor. İklim problemini verimli bir şekilde çözebilmek için,
hayvansal kaynaklı protein tüketiminin azaltılması gerekliliği kaçınılmaz
görünüyor. Daha başka bir açıdan bakarsak, iklim probleminin çözümünün, kendi
yemek tabaklarımızın içinde olduğu düşünülebilir. Yani ne yediğimiz gerçekten
önemli.
GÖSTERİMİ KAÇIRMAYIN
Et Gerçeği adlı filmin Türkiye basın ve medya lansmanı, 14
Nisan 2010 tarihinde yapıldı. O tarihten beri de birçok üniversitede gösterim
yapıldı.
Belgeselin ilk Avrupa gösterimi, 19 Mayıs 2008 tarihinde Londra’nın ünlü Leicester Meydanı’nda Odeon West End sinemasında gerçekleştirildi. Galanın ünlü vejetaryen katılımcıları kırmızı halıda çevre dostluğunu vurgulamak için bir araya geldi. ABD prömiyeri ise 3 Ekim 2008 tarihinde Hollywood-LA Artivist Film Festivali’nde gerçekleştirildi. Dünyanın önde gelen hayvan hakları savunucularından Wayne Pacelle, Kim Swartz ve 10 milyon üyesi ile dünyanın en büyük hayvan koruma örgütü HSUS’in başkanı Megan Blake de konuklar arasındaydı.
YHS Başkanı Özgün Öztürk projenin hazırlık aşamasını şöyle anlatıyor: “Hollanda Hayvanlar Partisi ve Nicolaas G. Pierson Foundation ile yaptığımız bu işbirliği Türkiye’nin farkında olmadığı çok önemli bir gerçeği duyurmamızı sağlayacak. YHS olarak filmin çevirisi, Türkçe dublaj ve altyazısını üstlendik. Çeviriyi Hayvanlar Partisi, Yaşam Hakkına Saygı Derneği ve Türkiye Hayvanları Koruma Derneği Üyesi Şehnaz Turan yaptı. Seslendirmeleri ise Uğur Taşdemir, Galip Erdal, Özden Ayyıldız, İlham Erdoğan, Burcu Güneştutar, Arzu Akın gibi ünlü seslendirmeciler gönüllü olarak yaptı. Seslendirme sanatçıları ve projeye destek veren Ares Stüdyolarına sonsuz teşekkür ediyoruz. Filmin Türkiye genelinde gösterimleri için dileyen kurumlara DVD gönderebiliyoruz. Bize [email protected] adresinden ulaşabilirler.”